İş dünyası 2025 yılına belirsizlik ve endişeler ile girilmektedir. Yüksek faiz düşük kur ortamı, Avrupa’daki düşük talep, enflasyonu düşürmek için yurtiçi talebin yavaşlamasına yönelik ekonomi yönetiminin aldığı önlemler; işletmelerin 2025 yılında da likidite durumlarını dikkatli yönetmeleri gerektiğini ortaya koyuyor.
Özellikle ülkemizde sanayi sektöründe faaliyet gösteren küçük ölçekli firmaların 2025 yılında nakit akışlarını yönetmede zorlanacaklarını düşünmekteyiz. Bu tür firmaların zarar nedeniyle değil nakit akışlarında yaşanacak sıkışıklık nedeniyle batabileceklerini unutmamaları gerekmektedir.
2025 yılında işletmelerin temel hedefinin likiditeyi yönetme olmalıdır. Şirketleri kârsızlık değil likiditesiz kalmak batırır. Likidite için ise firmaların; işletme sermayesi yönetimi, faaliyet dışı varlıkların nakde dönmesi ve finansman kaynaklarının çeşitlenmesi gibi önlemleri almaları gerekmekte dir.
2025’te şirketleri likit tutacak bazı öneriler:
1- Firmalar etkin stok yönetimi politikası uygulamalı. Stoklarını azaltarak likiditelerini artırmaları daha etkin bir finansal politika olabilir.
2- Firmalar kâr marjından feragat edip ürünlerini kısa vadeli veya nakit satarak likidite seviyelerini arttırmaları önemli olabilir.
3- Firmaların 2025 yılında sabit maliyetlerini etkin yönetmek için düşük kar marjı politikası ile satışlarını ve dolayısıyla üretim kapasite kullanım oranlarını artırmalı dır. Kapasite kullanım oranı arttıkça kârlılık tekrar yükselecektir.
4- Firmalar satışlarını uzun vadeli olarak yapıyorlar ise; ticari alacaklarını fintech’ler yardımıyla nakde dönüştürmek için gerekli aksiyonları 2025 yılında hızla almalıdır. Özellikle kestikleri elektronik faturaları bir finansman enstrümanı olarak kullanmalıdırlar.
5- Firmalar; 2025 yılında likiditenin işletmelerinin damarlarındaki kan olduğunu unutmamalı. Bu bağlamda yapabiliyorlar ise; tedarikçi ödemelerini uzun vadeye yaymaları ama kesinlikle ödemelerini aksatmamaları, sabit sermaye yatırımı yapmamaları, faaliyet dışı mal alımının kesinlikle yapılmaması ve yatırım kredisi ödemesi kesinlikle yapılmamalıdır.
6- Firmaların; şirket üzerinde veya hissedar mülkiyetinde olan atıl durumda bulunan g.menkullerin veya diğer varlıkların hızlıca nakde dönüştürülerek firmanın işletme sermayesinin desteklenmesi gerekebilir.
7- Firmalar; 2025 yılında yukarda belirtilen aksiyonları alamıyorlar ise ve finansal borçları toplam borçlarının %60’ından daha yüksek seviyede ise Finansal Yeniden Yapılandırmaya başvurmayı değerlendirmelidir. Firmaların bu durumda finansal yeniden yapılandırma konusunda tecrübeli, daha önce bu işleri yapmış bir danışmanla çalışılmasını önemle tavsiye ediyoruz.
Sonuç olarak firmaların yukarda saydığımız önlemleri alabilmeleri ve/veya uygulayabilmeleri için öncelikle gelecekte oluşacak nakit dengelerini biliyor olmaları gerekmektedir. Aşağıda verdiğim gibi bir tabloyu ya kendi bünyelerinde bulunan finans ekipleri ile yada dışardan alacakları bir danışmanlık hizmeti ile oluşturuyor olmaları gerekmektedir. Aşağıdaki tablonun Yıl ve Ay bazında oluşturulması likidite yönetimi için oldukça önemlidir.
Yukardaki tabloda aylık bazda oluşan nakit açığının firmalar tarafının nasıl yönetileceğinin 2025 yılı için planlanıyor olması gerekmektedir.