Menü Kapat

Ben Halkım Kitap Analizi

Profesör Nadia Urbinati, ABD’de Columbia Üniversitesi’nde siyaset bilimci.

Profesör Nadia Urbinati, ABD’de Columbia Üniversitesi’nde siyaset bilimci. Temel araştırma alanı demokratik ve anti-demokratik gelenekler olan Urbinati’nin son çalışması: ‘’Ben Halkım: Popülizm Demokrasiyi Nasıl Dönüştürüyor?” başlıklı eserinden kısaca bahsetmek istiyorum. Bu kitabın, içinde yaşadığımız iklimi daha net anlamak için okunması gereken bir kitap olduğunu söyleyebilirim.

Profesör Nadia Urbinati’nin, 2019’da ilk kez ABD’de yayınlanıp daha sonra tüm ana-akım dünya dillerinde yayımlanan Ben Halkım başlıklı çalışması, yazara Capalbio Uluslararası Ödülü’nü kazandırdı.

Nadia Urbinati’nin teorik analizleri, siyasi düşünce tarihini ve güncel olayları bir araya getirerek popülizmi ve onun demokrasiyle olan ilişkisini irdelediği çalışması Ben Halkım – Popülizm Demokrasiyi Nasıl Dönüştürüyor?, Büşra Ayoub’un çevirisiyle Tellekt’ten çıktı.

Urbinati, Ben Halkım’da;

       Lider ile liderin “iyi” ya da “doğru” insanlar olarak tanımladığı kişiler arasındaki doğrudan ilişkiye dayanan yeni bir temsilî hükümet biçimi olarak görülmesi gerektiğini savunuyor.

       Popülist liderler, sıradan çoğunluğun çıkarlarına ihanet etmekle suçladıkları aracılara -özellikle siyasi partilere ve bağımsız medyaya- ihtiyaç duymadan halkla ve halk adına konuştuğunu iddia ediyor. 

       Popülist hükümetlerin diktatör ya da faşist rejimlerden önemli ölçüde ayrılsalar da, gerek liderin iradesine bağımlı olmaları gerekse “iyi” ya da “doğru” olarak kabul edilmeyen insanların çıkarlarını dışlama istekleri anayasal demokrasiyi çökerterek otoriterliğe giden yolu açtığını savunuyor.

Prof. Urbinati’ye göre: “Demokrasi ve popülizm birlikte yaşar ve ölürler; bu nedenle de popülizme, anayasal demokrasinin arkasından diktatoryal rejimlerin ortaya çıkmaya hazır olduğu uç sınırı demek mantıklıdır” diyen yazar, demokrasiyi savunmanın aynı zamanda her türden popülist eylemi de savuşturmayı zorunlu kıldığını açıklıkla anlatıyor. Çünkü popülizm demokrasiyi hem dönüştürüyor hem de kemirerek yok edip meydanı “tek ve yek” lidere, Führer’in iradesine bırakıyor. Bu nedenle popülizmin önlenemez yükselişlerine set çekmenin yolu “temsili demokrasiyi yeniden tasarlamadan” geçtiğini belirtmektedir.

Sonuç olarak kitap popülizmin başlangıçta çoğunluğun çıkarlarına hizmet edecekmiş gibi demokrasiyi kullanarak yola çıktığını ve sonradan sistemi nasıl totaliter bir yönetime dönüştürdüğünü açık bir biçimde ortaya koyuyor. Urbinati, kitabında başlangıçta faşizme eğilimli olmasa da liderin nasıl diktatöre dönüştüğünü kitap da çok güzel olarak açıklıyor.

Günümüzde bütün dünyada yükselen popülizmi ve onun giderek otoriter yönetimlere yol açmasının altındaki nedenleri anlamak için okunması gereken bir kitap olduğunu düşünmekteyi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir